Şikayetname 11.Bl.


Günahlar
Yaşamak             

Şikayetname 12.bl

Boğan günahlar

Tüm günahların; tüm beşerin önünde dökülerek ayan beyan görüleceği, azaların konuşacağı, hayvanların gördükleri her şeye şahitlik edeceği, kula kulluk etmenin ne büyük gaflet olduğunu anlayıp hayıflanmanın yararsız olacağı, en önemlisi Allah korkusunu günahlarımızın derecesiyle orantılı, dehşetle ya da olması tabii şeklinin ayırdına varıp iliklerimize kadar hissedeceğimiz  o büyük gün. O günden kaçış yoktur. Hayvanların şahitlik etmekle kalmayıp, haklarını isteyecekleri ve eksiksiz teslim edileceği, doğanın; ona vücut kazandıran birçok parçasını talan ederken duymadığımız, fakat ‘Hak Günü’nde tüm çığlıklarıyla bizlerden hesap soracağı o günden kaçamayacağız. 

Katillere ve tüm canilere anlayabilmeleri için ödünç insaf verilip, sırf verdikleri acıyı hissetsinler diye kestikleri, biçtikleri, diri diri gömdükleri, hiç acımadan, hatta bunu sapıkça bir zevkle yaptıkları, kafalara ve vücutlara kerelerce sıkıp, geride kalan cesedi bile rahat bırakmadıkları; kafalar, kollar ve vücut azalarının havada uçuştuğu, toplu katliamlar, bebelere ettikleri zulümler, hamile kadınlara yapılan işkenceler, bıçaklanan, kurşunlarla öldürülen, işkence gören kadın ve erkeklerin hakları, tüm bu canilerin gözlerinden kulaklarından, beyinlerinden, ağızlarından ve tüm öneme haiz organlarından canları olanca acıyarak kanları dışarıya sökün edecek. Ağlayıp sızlanmalarına, tövbelerine kulak asılmayacak. Ebediyyen var olma hakları yok olacak. Acımanın hiç hükmü olmayacağı anlar yaşanacak. İnsan türünün üzerindeki yegane galip, sonsuz kudret ve tasarruf sahibi olan ve Kahhar isminin tüm manalarıyla Rabbimiz, kimsenin hakkını kimseye bırakmamak üzere cezalarını verecek…

Bırakın bilim-kurgu rüyalarını, daha fazla oyalanmayın. Kaç yüzyıllardır yaradılışımız için beyin patlatan bilim adamlarının ancak ihtimalen olabilirliklerden bahsetme lüksüne sahip olabileceklerinin dışında insanoğlu, bilim adamı ağzından çıkıyormuş edasıyla ahkam kesip ve cılız ihtimalleri yakalamaya çalışırken, dünya için yapması gerekenleri arkaya atma lüksüne sahip değildir. Sanal alemlere dalmayın. Kişiler oluşturur toplumları. Toplumlar ülkeleri, ülkeler ise dünyanın seyrini değiştirmeye gücü yetebilen kitlelerdir. Kişinin karşısında ancak canlı bir varlık varsa aralarında bir hukuk oluşur. Amacının dışında zevklere alet edilerek kullanılan bu nimetlerle, hayallerde zirve yaptığımız bu pazarda, aslında diplere doğru hızla düşmekteyiz. 

İnsan olmak çok kolaydır. Zor ve riskli olanı seçmeyelim. Gerçekte olma ihtimali zayıf, dünyayı hafife alıp erteleyecek şeylerle oyalanıp; dünya ve bizim için yaratılan zamana ihanet edip olan aklımızı da yitirmeyi göze almayalım. Tüm ölenler anlatabilselerdi eğer; gerçeğe erişmek için kendinize, doğanızın tersine bir yol seçmemeniz gerektiğini ve dünyadaki şansımızı zarara uğratma tehlikesini göze almamamızı salık verirlerdi.  

Bu sözlerim; hayal niteliği bile taşımayan, saçma sapan fantastik aldatmacalarla, gittikçe gerçeklerden uzaklaşarak insani değerlerini yitirdiklerini bile fark edemeyen, üstelik bir de, kanıtlanmış bir bilgi paylaşırcasına bunları savunanlaradır.  Sona doğru saatlerin bile garip bir telaşa kapıldıkları, bazı söylemlerimizle bunu bilmeden teyit ettiğimiz (gün kırk sekiz saat olsa vb.)kalan kıymetli zamanların hakkını vermeli bence. 

En büyük nimetlerden olan ve hizmetinize adanmış doğayı yakıp, yıkacak membağ olarak göremezsiniz.  Yerleşim yerleri kondurmak için üstündeki bitki örtüsünü yok edip onların yaşam haklarını çalmayın. Hayvanların derilerini yüzüp, zenginlerin bol paralarından nasiplenmek ve onların başka türlü ısınmaları mümkün değilmiş gibi daha güzel, bakımlı ve çarpıcı görünmek adına yaptıkları aptallıklarının aracıları olmayın. Çiçeklerin güzelliklerine önce göz dikip arzulara kapılıp ve tavlama amacıyla, bazı ilişkilerde aracı olarak kullanmayın. Yapaylığı, tek taş yüzük aldatmacalarını, bu mal ve mülk merakını bırakın artık. Allah hakiki azabın sahibidir. Sabretmesini yanlış anlamayın. O sizlere ve bizlere; sadece bizim anlaklarımızda ‘adeta serbest bırakılmışız' gibi algılama gafletine düştüğümüz bir süre verdi. Hepsi bundan ibaret. Zevklerin sınırı olmadığını ve bunların aldatıcı ve sizin hayrınıza olmadığını bilin. Er geç sonlanacak bu yollardan daha tedbirli geçin. Telef olmayın. Yokluğa aday olmayın. Allah’ı sakın hafife almayın. 

Allah’ın önünde Kainatın dize geleceği gün elbet gelecek. Allah yarattığı insanoğluna çok değer yükleyip, melekleri önlerinde secdeye vardırmıştır... Dünyada rezil olma durumu korkusunun bittiği, üstelik kötülüğün, zulmün, riyanın, nankörlüğün ve bilcümle günahların insanların bütününe yakınını sardığı, nice ibretlerden bile ders alınmadığı, şeytanın üzerimizdeki hükmünü mutlak tamamlayacağı evreyi belki de yarıladık. Genç nesil, teknolojinin şifrelerini ve gördüklerinin ötesini zorlayabilen zekalarıyla, kötüye kullanmaya programlanmış düşündüren uygulamaları çabucak kavramakta hiç gecikmiyor. Çocuklara ve gençlere yönelik; iştah kabartacağını bildikleri bu uygulamalar biter mi? Tutar bir gerekçesi olmayan, ancak kâr amacı güden menfi girişimlerden ibaret tüm bu uygulamalarla emellerine ulaştılar mı? Tam değil, ama yaklaştılar... Duygudan nasipleri git gide kesilen gençlik var şimdi. Teknolojiyi düzgün kullananların başarılarını katlayan, alt yapısı olmayanların ise şeytanlık için kullanıp kötü nemalandıkları uygulamalar bunlar. 

Dünyadaki misafirliğimiz bitene kadar birey olarak bize ne düşüyorsa yapıp, vicdan yükümüz olmadan sonsuzluğa salınalım. Yaşam bir mücadele, bu mücadeleden asla kaçmayalım. Doğru uzak olsa da onu yakın etmek elimizde. Yanlışa ise arkanızı dönün yeter. 


Ece Evren          27.03.2017



12 yorum:

  1. İçim ürpererek okudum ece ablacım.Ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi zaten.Rabbim herkesi hesap gününün azabndan korusun insallah.Öpüyorum ve kocaman kocaman sevgilerimle... 💙💙😘

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özlem kızım. Senin yorum yapacağından adım kadar emindim. Çok düşündüğüm, üzüntü duyduğum konular bunlar. Genç bir kadın olarak bunların bilincinde olduğun için ben seni alnından öpüyorum. Sevgilerimle canım :)

      Sil
  2. Vicdan muhasebesini yapmaktan bile kaçabilenler hesabı nasıl verecekler.. Kendilerine zarar gelsin istemezken herkese zarar verenler ne olacak.. Bu yazı resmen hayatı sorgulatıyor.. Yüregine saglık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Feray'ım. Dün aniden çıkan bir meşgale yüzünden yorumunu cevaplayamadım kızım.Bakış açıma göre değerlendirsem de durum bundan farklı değil sanıyorum. Dilerim vatanımızda huzuru yakalarız, bugünlerde tek dileğimiz bu. Çok teşekkürler kızım. İnstagrama girdikçe o tatlı kızını, aileni, paylaşımlarını görüyorum, çok hoşuma gidiyor. Sevgilerimle ve ailecek mutlu olmanız dileklerimle canım :)

      Sil
  3. Yazının özü son paragrafta toplanmış.İnsanlar yanlışlara arkalarını dönebilseler keşke.Ve doğruya yakın olabilmek. Bir vicdan meselesi sevgili Ece.
    Çok güzel, anlamlı bir yazıydı. Yüreğine sağlık.
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Makbule kardeşim. Evet işin özü o. Dilerim farkındalık artar. Bir yerlerinden yakalabiliriz kaybetmekte olduklarımızı. Selam ve sevgilerimle canım :)

      Sil
  4. Yaşadığımız zaman içerisinde kimi zaman göz ardı ettiğimiz, ancak bir yakınımızı ya da bir ölüm haberi duyduğumuzda hatırladığımız ve etkisi geçtiğinde unutup hayatın galesi içerisinde kaybolduğumuz bir konuyu hatırlattınız. Size teşekkür etmek istiyorum. Her birimizin kendimizi sorguya çekip vicdan muhasebesi yapmak zorunda olmamıza rağmen es geçtiğimiz bir konu. Emeğinize yüreğinize sağlık.Allah sizden razı olsun. Sevgiyle kalın..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah senden de razı olsun Hanife kardeşim. Çok seviniyorum seni gördükçe.
      Hep düşünüyorum canım. Dünya ve vatanımız için sürekli düşünüyor, bazen de umutsuzluğa kapılıyorum. Ama dilerim insanlık özüne döner er geç. Sevgilerimle Hanife :)

      Sil
  5. Son sürat hem dünyayı hem de ruh dünyamızı kıyamete sürüklüyoruz. İnsanoğlu olarak ders aldığımız da yok maalesef.

    YanıtlaSil
  6. Evet Cem, maalesef öyle...

    YanıtlaSil
  7. Yaşamı ve doğayı bozup mahvettiğimiz gibi birbirimizin hakkına da girip birbirimizi ve insanlığımızı da yok ediyoruz. Bazen Allah'ın adaletini sorguladığım bile oluyor. Büyük yanlış bu Yaradan sorgulanmaz tabii ki belki de sadece anlamaya çalışmaktır bu, diyorum. Dünyada adalet olmayacaksa ahirette zaten farklı gerçeklerin olduğu bir yerde geride kalan dünya yaşamının da bir anlamı kalmıyor ki! Adalet duygularım ağır hasarlı, bu günlerde bunu tamir etmeye çalışıyorum. Yeni çalışma alanım adalet anlayışı ve her şeyi sorgulayıp araştırmaya koyuldum.

    YanıtlaSil
  8. 'Adalet duygularım ağır hasarlı...' bu ne güzel ifadedir Mustafa :( Dünya yaralı, insanların çoğu onun neden yaralı olduğunu düşünmekten bihaber. İnsanlık kendine kurşun çıkmış, doğa er geç intikamını alacak, kim bilir belki de bu insanlığın sonu olacak. Sorgulamaktan hiç vazgeçmek yok kardeşim. Sevgiler Mustafa, sağ ol :)

    YanıtlaSil

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Aramak için kelimeni yaz ve ENTER'la