Geç Kalan İtiraf - 3. bölüm


Miami, Yaz Tatili,
Miami       

Geç Kalan İtiraf 3.bl

Büyük şehirlerde okuyan gençlerin, daha cevval ve görgülü oldukları kesindi.  Hacer ise köyüne fazla gelen bir kızdı. Sıra dışı havası, güzelliği, onu diğerlerden hemen ayırıyordu. Babası zaman zaman, annesine  “Haçan bu gız heç bize çekmemuş hanım…” der, gülerlerdi. Gel de bu aileyi o züppelerle tanıştır. Olacak şey değildi.

Eve geldiğinde onu büyük coşkuyla karşıladılar. Adetti oralarda, Hacer’i gören sökün etti eve. Hacer’in göğsü de kabarmadı değil hani… Neşeli sohbetler edildi, onca kafa yorgunluğundan sonra iyi gelmişti Hacer’e. Sonra yalnız kaldılar. Tufan, ablasının bavulunu açmaya çalışıyordu. “Dur hayta, yardım edeyim…” “Amaaaan, bunlar da ney ki?” diye bağırdı. “Ne sandın oğlum, tüm yaz bunları okuyacağım ben, eğitim yeni başlıyor daha…” Derken Hacer’in döndüğünü öğrenen arkadaşları heyecanla çaldılar kapıyı. Girişte öpücüklere boğup, kucaklayıp havalara kaldırdılar “hukukçu kızımız geldi, senden bir tane daha yok biliyor musun Hacer, sen bizim köyün gurur kaynağısın” diyorlardı. İçinden 'Tunç’u da görürüm herhalde' diye geçirdi. Tek rahat konuşabildiği erkek arkadaşı oydu lisedeyken. Masum bir arkadaşlıktı bu ama Tunç onu beğeniyordu. Hatta üniversiteye gideceği belli olunca ” En yakın arkadaşını tavlayacağım” diyerek onu kıskandırmaya çalışıyordu. “Deli oğlan…” dedi, “okuyacağım işte, tek dileğim şimdilik bu…"

Bir iki defa yan ilçelerin mesire yerlerine, bir de sahil kasabası olduğu için arkadaşlarıyla deniz kıyısına gittiler. Hava olsun diye biraz vücudunu yakmayı da ihmal etmedi Hacer. Yaz hemen gelip geçmişti, bayağı rüzgârlıydı havalar. Mevsimler de artık bayağı değişmiş ve sürprizlere gebeydi. 

Döndüğünde kantin curcunaydı. Selam deyip karşılıklı el çakanlar, sarılıp öpüşenler. Sanki biri dönüp de ona bir şey soracak gibi korkuya kapıldı. Uzaktan Lale’yi gördü. ‘Aman şimdi değil ‘diye geçirdi içinden, görünmemek için başını öne iyice eğdi. Ya masumca oturacak ya buradan sıvışacaktı. 
Tatilde gittiklerini söyledikleri yerlerin adları ona hayli yabancıydı, Cote D’âzur, Miami, Cannes, İtalya ve daha nereler… “Oğlum harikaydı ya, ya bilmem nerenin kızları, olmaz böyle güzellik!” İnsanı aşağılık duygusuna sokardı bunlar. Allah muhafaza bir de bunlarla sevgili olacaksın, kim kaç defa çuvallarsın… Hacer, dikkat çekmeden sıyrıldı oradan, büfeden küçük bir su aldı ve  su gibi dışarı kaydı. 

Hiç özenmemişti duyduklarına, zaten böyle bir yaşam hayal etmediğinden, arzu etmesi de mümkün değildi. 'İnsanların yaşantıları ne kadar farklı' diye düşündü. Gerçi evdeyken salonlarında seyredildiği için, göz ve kulak misafiri olduğu dizilerden sonra, bunlardan epey bilgisi oluyordu ama canlı yayından duymak daha değişikti. Birazdan yeni ders yılı başlayacaktı. O ise sadece bunun heyecanını duyumsuyordu…

https://grist.org/article/miami-just-had-its-hottest-month-ever/ Görsel alıntıdır

Ece Evren/Halkalı 

6 yorum:

  1. Harika gidiyor Ece Abla. Severek takip ediyorum. Devamını merakla bekliyorum. Sevgilerimle💕

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim kızım. Sevgiler sana 💓

      Sil
  2. Bu kız okul birincisi olur kesin ! 💝 Süpersin Ece :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallaaah. Şimdilik bu nimeti tanıdı. Dedim ya, sıkı gözlemem gerek. Teşekkürler canım 💟

      Sil

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Aramak için kelimeni yaz ve ENTER'la