Çocuklar Hep Masumdur... 9.Bölüm


Padişahın Rüyası
Padişah     

Çocuklar Hep Masumdur...


Padişah o gece biraz rahatsızdı. Yatağına erken çekildi. Bincan'ın bebekliğinin yaşandığı günlerin içindeydi işte... Gelelim rüyasına.



Padişahın Rüyası


<Üç gündür görmediği Bincan'ı özlemiştir. Onu hazırlamalarını söyler. Rüyasındaki Bincan daha bebektir. Odaya gider, sadece dadı vardır. Padişahın kucağına aldığı ilk şehzadedir Bincan. Göğsüne yaslar, kokusunu içine çeker. 
-Durumu nasıl dadı?
-Birkaç gecedir huzurlu efendim.
-Hekimleri teke düşürebiliriz, boşuna kalabalık yapmasınlar...
-Siz bilirsiniz efendim.
-Ayrılmadan çalışma odama gelsinler!
-Emredersiniz padişahım...

Çalışma odasına geçer. Hiç dikkat etmemiş ve yeni görüyordur sanki bu şatafatlı yeri. Perdeleri olanca ışıltılı, parlak püskülleriyle bir bütün oluşturmuş; altın kaplama eşyalarla ise müthiş bir uyum içerisindedir. Çeşitli antik objeler odanın güzelliğini tamamlamakta, en muhteşemi ise padişahın görkemli masası ve tahtıdır. Kendini birden yorgun hissedip oturur. Bu oda ona hiç ilginç gelmiyordur artık. Oraya neden geldiğini bile unutmuştur. Tam dalmışken kapının tıklatıldığını duyar. 


-Girin! 
Gelenler padişahın çağırdığı hekimlerdir. Kimlerin ayrılacağına onlarla birlikte karar verecektir.
-Padişahım, bizleri emretmişsiniz diyerek yerlere kapaklanırlar...
-Oturun derken masanın etrafındaki koltukları gösterir. Çekinerek otururlar...

-Sizce şehzademin ateşinin nedeni neydi?

Bu soruyla karşılaşacakları hiç akıllarına gelmemişti. Zaten sorunun cevabı da yoktu ama padişahı; onların bunu teşhis etmeleri de, edemedikleri de kızdıracaktı. Dersini çalışmayan tembel talebeler gibi hissettiler. Daha kıdemli olan sözü aldı,
- Padişahım, açıkçası biz ateşin nedeninin fizyolojik olduğunu sanmıyoruz, çünkü böyle bir bulguya rastlamadık. Bebek çok ilginç, nasıl desek?..
-De o zaman!
-Sanki insan üstü bir hâli var. Onu muayene ederken, vücuduna hiç dokunmuyormuşuz gibi tepki vermiyor... Ama elimizi çeker çekmez türlü oyunlara başlıyor. Hatta bir keresinde...
-Söyle!..
-Üst üste şaşırtacak bir şey heceledi...
-Söyle! diyen padişah hırsla ayağa kalktı
-Söyle be adam!..
-Ecir, dedi padişahım...

Padişahın gözlerinden sanki ateş fışkırır. Aldığı nefesler sıklaşmaya ve bir telaş hâli hakim olmaya başlar. Titriyordur.
-Çabuk bebeğimin yanına... der ve hemen giderler
-Dadı sen dışarı çık, hekimler bir kere daha şehzademi kontrol etsinler. 
Hemen gider kadıncağız. Neler oluyordur, aslında çok merak etmiştir. Bebeğin başına dikilirler. Hekimler korku içindedir. "Ya bize inanmamışsa, ya yalan söyledik sanırsa..." 

Çocuk uyuyordur. Padişah onu uyandırmaz.

-Oturun bekleyelim, der. Bir saat kadar sonra Bincan'dan mırıltılar gelmeye başlar. Padişah yanına gider, onunla oynamaya başlar. Tüm sevimliliğiyle hareketler yaparken, birdenbire padişaha gözlerini sabitler. Hiç kıpırdatmıyordur. Bir müddet sonra "Hakk" der, yine ve yine... Padişah bir an sendeler. Hekimler onu tutarlar>

Birazdan yatağında uyandığında padişahın hâli içler acısıdır. Bugüne kadar onun ağladığını gören olmamıştır. 

Bağırarak valide anayı çağırtır. O günden sonra padişahın hiç huzuru kalmamıştır...  


Ece Evren/Halkalı 27.07.2018

4 yorum:

  1. Heyecan devam ediyor.?Bin can padişahı etkisi altına almis...?Sabırsızlıkla bekliyoruz.SEVGİLER SAYGILAR KRALİÇE ABLAM D.U

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Duycan. Yazmam, süper benzin gerektirse de, her türlü maddi ve manevi gideri üstlenip yazacağım :)) Sevgiler, saygılar...

      Sil
  2. hayret öldürüp kurtulmamş

    YanıtlaSil
  3. Kim, kimi öldürseymiş Meltecim, anlamadım. Üstteki rüya idi.

    YanıtlaSil

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Aramak için kelimeni yaz ve ENTER'la