Geç Kalan İtiraf 15.Bölüm

Genç kız
Alışveriş                                

Geç Kalan İtiraf 15.Bölüm


Tüm evraklar tamamlanmış ve Hacer staja başlamıştı. Bu bir avukatlık bürosuydu. Hacer'i çok sevmişlerdi ve sürekli aktif olarak çalıştırıyorlardı. Bu; deneyim kazanması için büyük avantajdı. Hacer'in çalışkan ve idealist bir kız olduğunu anlamışlardı. Lale ile geceleri tavla oynayarak, müzik dinleyerek vakit geçiriyorlardı. Lale, arada bir erkek arkadaşlarıyla takılsa da erken dönüyordu eve. Böylelikle yaz geçmiş, havalar da soğumaya başlamıştı. Ankara'nın soğuğu da bilinir ya... 

Hacer'e babası yüklüce harçlık gönderiyordu. Bir gün Hacer
-Haydi Lale alışverişe çıkalım, kışlık giysimiz pek yok, dedi
-Tamam arkadaşım, bugün büroya gitmeyecek misin?
-Dün söyledim, işim var dedim.
Namı duyulmuş bir AVM ye gittiler. O kadar güzel şeyler vardı ki, ne alacaklarını şaşırdılar. Elleri paketlerle doldu. Büyük bir zevkle alışveriş yapıp kasaya geldiklerinde Hacer bir çift ela gözle karşılaştı, çekemiyordu bir türlü  gözlerini. Tanrım o nasıl bir renkti öyle... Kaçırmaya çalıştı bakışlarını ama beceremedi. Genç de ona dikkatle bakıyordu. İçinde tanımadığı bir harelenme oldu, resmen eli ayağına karıştı. Gencin ödeme yapmasını beklerken hâlâ gözlerini ondan alamıyordu. O da, kasiyerin uzattığı fişini ve kartını aldıktan sonra dönüp Hacer'e tekrar baktı ve gitti. Esmer, uzun boylu, sportmen vücutlu bir gençti. Hacer'in bu hâli Lale kızımızdan hiç kaçar mı?
-Haceeer, burada mısın?
-Ben buradayım da aklım bayağı çelindi.
-O genç değil mi, ne yakışıklıydı öyle... Etkilendin değil mi?
-Yalan yok, evet. O ne kadar güzel gözlerdi Lale! dedi.
-Hacer, ben bu genci okulda gördüm. Gayet net hatırlıyorum.
-Sahi mi Lale?
-Belki bir gün karşılaşırım kim bilir?
-Senden de gözlerini alamadı. Güzel kızsın vesselam. Ben de erkek olsaydım bakardım sana. Şimdi bile hayranım güzelliğine. Sakın hastalığına takma kafanı canım. Hacer anında ciddileşti, böyle uzatmaları sevmezdi. Lale tanırdı arkadaşını, halinden anladı hemen ve sustu... Lafı hemen değiştirdi. 

-Ama ne güzel şeyler aldık öyle.
-Evde deneriz, dedi Hacer gülerek.
-Ben çizgili modasını sevdim. İlginç duruyor pantalonda. 
-Ben de sevdim.
Ha bu arada, babası Hacer'e araba da almıştır. Araba kullanmayı zaten bildiği için, ehliyet almayı çabuklaştırdı ve şimdilik Lale kullanıyordu arabayı. İki arkadaşın keyfine diyecek yoktur. Lale şımarık bir kız değildir. Hacerin jestlerini gayet doyumlu biri gibi karşılar. Zaten varlıklı bir ailenin tek kızıdır. Babası Bolu'da bir restoran sahibidir. İkisi, Lale'nin ailesine ve Karadeniz'e gitme hayalleri kurarlar zaman zaman... 
-Sen o kadar iyi yüreklisin ki Hacer
-O kadar büyütmeee!
Hacer'in bu birden ciddileşen tavrı Lale'de minik de olsa bir ürküntü yaratmıyor değildi. Şimdilik her şey güzel gidiyordu. Bu hâlinin Hacer'in hastalığıyla ilgili olduğundan şüphe etmiyor değildi. Bundandır ki Lale ona fazla şaka yapmamaya gayret edecekti... Sevgi fedakârlık gerektirmez miydi?

Yatağın üzeri silme aldıklarıyla dolmuştu. Birini çıkarıp birini giyiyorlar, gardrobun aynasının önünde birbirlerini iteleyip gülüşüyorlardı. Lale çok sevinçlüydi. Kendisine bir yığın kurdeleler almıştı. 
-Ya Lale, vazgeç şu kurdelelerden arkadaşım ya...
-Amaaa Hacer, seviyorum ben
-Tamam tamam...
-Ama ne güzel şeyler aldık değil mi canım?
-Evet Lale'ciğim, kaçıncı söyleyişin, artık her gün değişik bir şey giyebiliriz. Gülüştüler...


Ertesi gece Lale'nin babasının rahatsızlık haberini aldılar. İkisinin de keyfi kaçtı. Lale bir kaç saat içinde memleketine yola çıkar. Hacer, onun gider gitmez kendisini arayıp haberdar etmesini sıkıca tembihler. 
Lale'nin babası lokanta sahibi olduğundan mı nedir, çok kiloludur ve şeker komasına girmiştir. Lale çok üzülür. Babası emin ellerdedir ve kısa sürede komadan çıkar. Elinde upuzun bir diyet listesi ve insülin iğneleri vardır. İşini kardeşine devreder. Hayat nelere gebedir. Önce Hacer'e, sonra babasına çok üzülen Lale, bu olayları gördükçe daha ağır bir kız olmaya başlamıştır. Annesi; okulu başlayacağı için Lale'ye Ankara'ya dönmesini söyler. Babasına çok iyi bakacağını da. Lale babasına sıkıca sarılır, "ne olur baba, diyetine uy, bizi üzme" der. Vedalaşırlar ve Lale Ankara'ya döner. 
Lale direkt avukatlık bürosuna gider. Hacer onu görünce çok sevinir. Birkaç saat sonra evdedir iki arkadaş. Lale babasından uzun uzun bahseder, Hacer de birden ailesini uzun süredir aramadığını hatırlar ve ikisi de konuşurlar Hacer'in anne ve babasıyla. Sonra da Lale'nin baba ve annesiyle de ilk defa konuşur Hacer. Ailelerini tanıştırmayı hayal ederler... Erkek kardeşi telefonda Hacer'e yalvarıyordur ablasının yanına gelmek için ama yapılacak bir şey yoktur. Ne yapacaksa artık  Ankara'da? 

Ece Evren/Milas 22.09.2018

8 yorum:

  1. Kurdeleyi seviyor Lale ben ise bandana ve şapka :) Herkesin sevdiği şeyler ayrı tabi.Akıcı bir hikaye.Bakalım nolcak?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağ ol canım. Ben de bandanaya bayılırım. Sen çok güzel taşıyorsun şapkayı :)

      Sil
  2. Lale iyi bir arkadaşa benziyor..Hacer çok şanslı o zaman..✔ Hacerin kasiyerin gözlerine hayran kalması; bir anda başlayan aşk masalı gibi..😀 Bakalım ne olacak? emeğinize sağlık..✔🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, Hacer kızımız gözlere taktı. Bakalıııım :))))

      Sil
  3. Simdilik güzel ilerliyor. Bakalim neler olacak 😊

    YanıtlaSil
  4. Gittikçe sürükleyen bir hikaye. Ben geriden okuyorum, ve yeni bölüme hemen ulaşabiliyorum. Hacer'in erkek kardeşi kaç yaşında, Lale ile aralarında bir aşk doğar mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hacer'in erkek kardeşi on yedi yaşında. Aşk söz konusu değil.Lale büyük ondan,hem de yakışmaz bence. Üstelik Lale onu görmeyecek hiç :) Yorum için teşekkürler...

      Sil

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Aramak için kelimeni yaz ve ENTER'la