Yoncalı Şalın Sihri 2.Bölüm

Kadın
Kahve               

Yoncalı Şalın Sihri 2.Bölüm

Altı ay öncesi...

      Ceyda’nın üniversite yılları… Kampüse her geldiğinde önce kantine gider bir kahve içerdi. Kahveye, çalışırken uykuyu kovalamak için içtikçe zamanla alışmıştı. Belki de zaten sevecekti. Çayı hiç sevmezdi. Annesi içmemesini salık verirdi hep. Küçükken kahvaltılarda dayatılan sütü de hiç sevmiyordu. Alışkanlıklarımız ailemizden gelmiyor muydu zaten? Bazen ne kadar ısrar etseler de boşunaydı. Munis bir çocuktu görünüşte ama büyüdükçe içinde sıkışan bir şeyler olduğunu hissediyordu. Annesinin, babasına ve erkek kardeşine sürekli emirler vermesi hiç hoşuna gitmiyordu. Okul bitsin ve düzenini hemen kursun diye hayal ediyor, yine de onlar için üzülüyordu. İlk derse girmemeye karar verdi. Biraz ders çalışmaya niyetliydi. Eve, annesinin yarattığı huzursuz bir hava hâkimdi ve ondan sürekli yardım istemesinden bunalmıştı. O yüzden evden bir an önce kaçıyordu. Kahvesinden bir iki yudum aldı, o sırada telefonu çaldı...

Arayan en samimi ve neredeyse tek arkadaşı Nesli idi, Neslihan'dı adı ama tüm yakınları ona Nesli derdi.
-Günaydın Nesli...
-Günaydın canım, dedi ve çok hızlı devam etti. Bugün ilk derse gelemiyorum, senden alacağım notları haberin ola, bye canım acelem var! dedi ve  kapattı...  
-Sağ ol be, dedi fısıltıyla. ‘Sağ ol, ben de girmeyecektim zaten...’ Ceyda “Hayır!” demeyi beceremeyenlerdendi. Üstelik Nesli gibi istediğini bu rahatlıkla da söyleyemezdi. Suskundu, sakinliği görünümüne yansıyordu. Ama içinde gittikçe büyüyen bir isyan vardı. Karşı masalardan birinde oturan sınıf  arkadaşı Cengiz'i gördü birden... Yanındaki kız arkadaşının kulağına öyle bir yaklaşmıştı ki; kızın gür, kıvırcık saçlarına gömülmüş bir kafa... Çok acayip bir görüntüydü. Gülmemek için zor tuttu kendini. Kahvesinin de tadı kaçmıştı, iki üç yudum içip ayağa kalktı. Hoca gelmeden yerini almalıydı. Kitaplarını koltuğunun altına sıkıştırıp kapıya yöneldi.

      Önüne bakarak bitkin bir halde dershaneye doğru yürümeye başladı. Birden 
-Pardon... diye seslendi biri. Başını kaldırdı iki kapkara göz ona bakıyordu. 
-Düşürdünüz, dedi. 
-Neyi? Diye sordu Ceyda, arkasındaki zemine bakarak 
-Şalınızı, dedi genç adam. Ceyda yere bakıp şalına doğru adım atmaya yeltendi. Kara gözlü, uzun boylu karizmatik ve ilk defa karşılaştığı genç adam hızla şalı yerden alıp hafifçe silkeleyerek ona uzatırken,
-Buyurun, ben Umut... Aynı anda Ceyda'nın elini sıkmak üzere hamle yaptı. Sıkıca kavramış ama hemen bırakmıştı. 
Ceyda birden  yüzünü kaplayan terlerini görmesin diye başı öne eğik olarak ve heyecandan kısılmış sesiyle
-Ben Ceyda, memnun oldum; çok teşekkürler hoşça kalın, diyebildi. Kalbinin etrafında bir akım hissetti. Genç adam gülümseyerek
-Hoşça kalın, dedi ve ayrıldılar. Ne olmuştu? Neden etkilenmişti ki  bu kadar?


Ece Evren 14.11.2018    


12 yorum:

  1. Bazen an yeter, uzun uzun geçecek günlere.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaman anlardan ibaret.Aynı yazdığınız gibi. Bazı anların yıllarla değiştirilemeyecekleri de vardır.

      Sil
  2. Herkese merhaba, ben aranızda çok yeniyim...sayfamı ziyaret edip takipçim olarak ve yorumlarınızla beni desteklerseniz çok mutlu olurum....herkese kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aramıza hoş geldin. Hemen ziyaretine geliyorum. Sevgilerimle :)

      Sil
  3. Bu hikaye tanidik geldi daha önce okudugum bir hikayenize benzettim 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, paylaşmıştım ama kendi bloğumda değil Derya. Şimdi üzerinde biraz oynamalar yapıyorum. Kaç kere okusak da yazımızı düzeltme ihtiyacı hissederiz ya. Aynı öyle ama hikâyeye sadık kalarak yapıyorum bunu. Dikkatine hayran oldum. Teşekkürler canım :)

      Sil
  4. Giderek artan yoğunluğumda bloguma eskisi kadar vakit ayıramıyorum :( Tabi ki uygun oldukça takip edecek ve okuyacağım bu seriyi :) Kalemine sağlık ablacığım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yurdagül'üm, fırsat bulduğunda okursun. Senin çalışma hayatın, araştırmaların var.Sağ ol yorum için. Öpüyorum çok :)

      Sil
  5. Yoncalı Şalın Sihri'ni okumaya devam ediyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de size gözlerinize sağlık diyor ve çok teşekkür ediyorum 😊

      Sil
  6. En sevdiğim karşılaşma sahneleri. Ve onlarda oluşan elektrik akımı. Bilmem kaçbin volt gelse o kadar etkili olamaz yani. Bakalım devamında neler olacak?

    YanıtlaSil
  7. Hoş gelmiş kızım.Sindirerek okuyorsun canım benim.
    Bayılırım ilk karşılaşmada başlayan aşklara :) Çok öptüm seni...

    YanıtlaSil

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Aramak için kelimeni yaz ve ENTER'la