Viçi son yolculuğuna gidiyor...
Viçi de Melek oldu...
Onu ve kardeşleri Veni ile Vidi'yi, Konya Barınağı vahşetinden kurtarıp sahiplenen Mehmet Kahveci, bakıma girmesi ve sağlığına kavuşsun niyetiyle, Şile'de bir veterinere bıraktı. Almaya gittiğinde ise çok kötü bir manzarayla karşılaştı. Viçi çok bakımsız bir haldeydi, her yer pislik kaplıydı. Mehmet ise şaşkınlık içindeydi. Serzenişlerini dinlemedikleri gibi yavruya baktıklarını iddia ettiler. Ama manzara apaçık ortadaydı.
Tabii ki oradan hemen aldı canı gibi sevdiği yavrucağı.
Hemen başka bir veterinere götürdü. Viçi biraz keyiflendi ve yemeye başladı. Ama genel durumu pek iyi değildi.
Mehmet umut etmek istiyordu. O İnstagram,dan yayın yaptıkça bir çok hayvan sever onu yorumlarımızla teselli etmeye çalıştık hep. İyileşeceğine inanmıştık biz de. Ardından ameliyat olması gerektiği haberini aldık. Çok üzülüyordu Mehmet ve bizler de tabii...
Ve maalesef, canım Viçi'mizin yorgun ve hasta bedeni ameliyatı kaldıramadı😓 Mehmet'in acısı gibi asla olamazdı ama bizler de her yitip giden can gibi, Viçi'miz için gözyaşı döküyoruz.
Hikâyeleri böyle başlamıştı. Alfa da o günlerde melek olmuştu. Mehmet bir zaman sonra Alfa'nın mezarında hıçkırarak ve toprağını kucaklayarak ağlamıştı. O kadar dokunmuştu ki hepimize...
Merhabalar.
YanıtlaSilBurada paylaştığım konularla ilgili sakın beni yanlış anlamayın. İnsana bile gereken değer ve önemi vermeyen bu toplumun hayvanlara da bakışı işte bu kadar olur. Yazın kaldığımız evimizin bahçesinde dolaşan sokak kedilerini sadece besledik. Onlarla fazla bağlantı kurmuyoruz. Çünkü, insan bağlandığı zaman onun her türlü ihtiyacı ile ilgilenmek durumunda kalıyor. Ve bu kediler o kadar çoklar ki, onlara yetişmemiz çok zor.
Viçi'ye de üzüldüm doğrusu. Hayvanlar da birer canlı varlıklar ve onların bizimle aynı ortamda oluşları duyarlı insanları harekete geçiriyor. Vahşi doğadaki hayvanlardan haberimiz oluyor mu? Olmuyor. Çünkü yaşam mekanlarımız farklı.
Aslında kedi ve köpeklerin kısırlaştırılarak onların üremeleri kontrol altına alınmalı. İnsanların hayvan sevgisi çok zayıf. Hayvanların sayısı da, onlara ilgi duyan insan sayısı kadar olsun istiyorum ve bu noktada yardıma muhtaç hayvan hiç olmasın istiyorum.
Hayvanlar günahtan ari bir mahluktur. İnsanların öldüklerindeki akibetleri biz yaşayanlar tarafından nasıl bilinmiyorsa, hayvanların da öldüklerindeki akibetleri biz insanlara meçhuldur. Bir insan öldüğünde yakınlarına nasıl başsağlığı ve taziye dileklerinde bulunuyorsa, bence hayvanlar için de aynı benzer taziye dileklerinde bulunulmalıı diye düşünüyorum. Nitekim onlar da birer nefes alıp veren canlılardır. Bu bağlamda Viçi'ye Allah'tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar Recep Bey,
SilYanlış anlama asla söz konusu olamaz. Yorumlarınız her zaman beni sevindiriyor. Ben hayvanlara üzülmekle birlikte, onlarda dinleniyorum. Çünkü insan çok girift bir yaratık, ben de dahil olmak üzere. Hâlâ olgunlaşma sürecimi tamamlayamadığımı düşünüyorum.
İnsanlar adına vicdan sahibi olamadıkları için üzgünüm. Halbuki hayvanların yaratılışında ne mesaj ve hikmetler var.
Evde üç kedimiz var. Onların şanslı olduklarını biliyoruz. Gücüm yettiğince de gönüllülere mama yolluyorum.
Viçi Konya Barınağı mağduruydu zaten. Az sayıda nefesi varmış.
Hayvan sever gençleri de çok takdir ediyorum.
Selam ve saygılarımla...
off bugün ne kötü bir gün. Önce deprem haberlerini gördüm şimdi de bu yazılnızı.. Gerçekten artık içim acıyor biz hayvanlara eziyet ediyoruz doğada bize eziyet ediyor işte ! yazmak istediğim çok şey var.. O kadar üzgünüm ki dökülmüyor içimden kelimeler...
YanıtlaSilYavrum, ben karamsar bir yazarım. Lütfen üzülme...
SilGüzel şeyler yazacağımız günler de gelecek. Sevgiyle kucaklıyorum seni...