Goethe sözü |
Tek Kişilik Kalabalık 10.Bl.
Babamın, ben mutfakta harıl harıl iş yaparken zaman zaman yanıma gelip “Niçin dışarı çıkmıyorsun kızım, sen yüz kızartıcı bir suç işlemedin ki!” dediğini hatırlıyorum ve ekleyerek “Nice şerefsiz insanlar vardır, utanmadan toplumda gezer dururlar… Sen masumsun!” Babamı aciz görmek hiç hoşuma gitmemişti. Onun teselli etmeye bile hakkı yoktu. Çok da etkili olmadı bu konuşmaları. Ben yine kabuğuma çekilmiştim. İsterdim ki ben bu fiili niye işlediğimi bilemezken, o merak edip bir uzman desteği almanın gerekliliğini düşünsün.
Babamın, ben mutfakta harıl harıl iş yaparken zaman zaman yanıma gelip “Niçin dışarı çıkmıyorsun kızım, sen yüz kızartıcı bir suç işlemedin ki!” dediğini hatırlıyorum ve ekleyerek “Nice şerefsiz insanlar vardır, utanmadan toplumda gezer dururlar… Sen masumsun!” Babamı aciz görmek hiç hoşuma gitmemişti. Onun teselli etmeye bile hakkı yoktu. Çok da etkili olmadı bu konuşmaları. Ben yine kabuğuma çekilmiştim. İsterdim ki ben bu fiili niye işlediğimi bilemezken, o merak edip bir uzman desteği almanın gerekliliğini düşünsün.
Eve yine manasız bir suskunluk hakimdi. Babam rahatsızlanmaya başlamıştı. Ben çabucak alınan bir kararla, bu polis memuruyla , istemeye gelen anne ve babasının eşliğinde , babamın uzun soluklu konuşması sonucunda ayaküstü denecek şekilde ceza gibi nişanlanmıştım. Halkın sesini kesmek için beni kurban ediyordu. Sosyallikten nefret eden babamın bu gidişata ayak uyduramayacağı kesindi.Başı çeken ben olmama rağmen, arkada içleri nefretle dolu dört çocuk daha vardı. Olacakları tahmin edecek kadar akıllıydı. Onun korku dolu günleri başlamıştı galiba. Ama biz ona hala saygılı davranıyor ve şart koştuğu düzeni devam ettiriyorduk. Kötü sona her gün biraz daha yaklaşarak.
Annemle aynı odada yatmazlardı. Hala merak ederim. Beş çocuğu annemin istemediğinden emindim. Peki babam hangi akla hizmet edip annemi kaç defa odasına konuk etmişti? Biz sadist bir adamın karısına nasıl ve hangi duygularla yaklaşımının ürünleriydik? Acaba döve döve mi birlikte oluyordu annemle, bu kadıncağızın hiç mutlu anı olmamış mıydı ki gözlerini hep ıslak görürdük?
Ben hiçbir zaman körü körüne itaat eden biri olmadım, makul olmayan hiçbir şeyi de kabul etmem. Ablamı, ağabeyimi geçiyorum ve kendimi de ama kız kardeşim on dört, erkek kardeşim de dokuz yaşındaydı babamı kaybettiklerinde… Aslında bizlere verdiği zarar kayda değer bir zarardı, ama yine de galiba en azından bundan sonra babamın ters muamelelerinden kurtulmuştuk.
İçki içmeyi bazı dedikodulardan sonra birdenbire bıraktığını annemden duymuştuk.
Odasında çalıştığı masasının sol çaprazında ayakta içebileceği yükseklikte bir dolap üzerinde mezeleri olurdu.Ve sadece (kapılar kumlu camla kaplıydı) camdaki silüetinden izlediğimiz kadarıyla zaman zaman kalkıp içtiğini ve dönüp masasına çalışmaya devam ettiğini anlardık. Ben çok iyi hatırlıyorum. O dolabın başında marul yerken çıkardığı seslere adeta sevinir ve onun normal bir insan olduğuna kendimi inandırmak isterdim… Babamın ani bir kararla içmeyi bıraktıktan sonraki hezeyanlarını ancak anneciğim bilir. Mide kanamaları, halüsülasyonlar ve paranoyalar. Bunları annemin koşuşturmaları ve odamıza gelip inci gibi gözyaşları dökerken söylediği kısa cümlelerden anlıyorduk. Bu rahatsızlıklardan sonra babamın aktif görev yapamayacağı anlaşılınca evimize bir psikiyatrist ve branşını hatırlamadığım bir doktor geldi. Çok uzun olmayan bilgi alışverişinden sonra babamın emekli olmak için rapor alması gerektiğine karar verildi.
Bu bölümü vatanımın üzüntüsüyle fakat başladığım bir şeyi yarım bırakmayı sevmediğim için gününde yayınladım. Eğer keyifli bir hikaye olsaydı asla yayınlamazdım. Diktanın bir evin içinde bile nelere sebep olduğunu okuyorsunuz. Mutsuzluk öğretilir. Öyle bir zaman gelir ki başınıza gelenler sizi etkilememeye başlar. Kanıksarsınız. Lütfen bu günlerde yaşadıklarımıza alışmayalım, muhasebesini yapalım. Düşünelim, tartalım. Bunlar vatanımıza, Cumhuriyetimize layık haller mi ?Cevabını bulalım...VATANIMI SEVİYORUM, ELİMİZDEN GELENİ YAPALIM.HER BİRİMİZ AYRI BİR ŞEYİ SAVUNMASIN.,BİZ BİR ORTAK DÜŞÜNCEDE BULUŞMAK ZORUNDAYIZ. Değerlendirmenizi rica ediyorum. İnsanlığa saygılarımla, ölenlere Allah rahmet eylesin diyorum.
Ece Evren
Okurken içim acıdı Ece ablacım. Zaten her yer, her şey pek kasvetli görünüyor gözüme. Ama yeniden güneş doğacak, bu en karanlık zamanlar onun müjdecisi, zerre şüphem yok. En içten sevgilerimle ❤
YanıtlaSilHaklısınız yavrum.Dün torunumun gözündeki ifade beni bitirdi.Allah siz gençlerimizin hatırına vatamıza selamet versin.Sevgimle Emine yavrum.
SilEce Abla içimizdekileri sen izah etmişsin gerçekten çok sağol <3
YanıtlaSilSizler de sağolun yavrum.Biz yine huzurlu ortamlarda, demokrasinin işlediği dönemlerde yaşadık.Ben gençlerin içlerine kuşku düşürenleri nefretle kınıyorum.Hiç bir ego sonsuza kadar nemalanmaz, ama gidenler gitti.Bir kerelik yaşama hakları vardı, o da alındı :(((
SilAslında baban vaktinde psikoloğa gitse, tedavi olsa sizlere de çektirmezmiş ama yapmıyorlar hastalıkları daha da ilerliyor:(
YanıtlaSilSonundaki isabetli notunun altına imzamı atarım, kalemine sağlık. Amin.....:(
Doğru Müjde'ciğim.Tedavi olmak için hasta olduğunu kabul etmesi, ben bunları neden yapıyorum diye düşünmesi gerekirdi.Demek ki, yargılama hastalığına tutulmuş.Sağol notla ilgili düşünceni yazdığın için.Bugünlerde zaten sırf o konuda içimi dökesim var.
SilEN son da gelen en başta görseymiş belki o da hayatta bir şeylerden mutlu olabilirdi.
YanıtlaSilGündem maalesef üzücü umarım hatalar sahiplerinin ayağına dolanır .Bir tek vatanımız var galeyana gelinmemesi lazım.
Tabii zaten ateş olsak ne yapabiliriz ki?Ancak ateş içimizde.Dilerim huzurlu günler yazmıştır Allah.
SilAblacım, mutsuzluk öğretiliyor gerçektende. Bir zaman sonra da iyi bir şeyi haketmeyeceğini düşünüyor insan ve bu bir toplumda olunca daha acı oluyor yaşananlar. Yaşadıklarımızın üzerine, ölen tüm masumlara Allah'tan rahmet dilemekten, dua etmekten başka elimden gelen birşey yok:( En çokta buna üzülüyorum.
YanıtlaSilEvet Medine .Ne kadar güven eksikliği olursa mutluluk seni zaten bulmuyor.Bak yavrum şu halimize.İnan sizler pırıl pırıl yavrularsınız.Ben senin nerede yaşadığını merak ediyorum.Bir ara yazarsın olur mu?Dualarımız birleşip Allah'ın katında makbul dualardan olsun dilerim.canım.Çok yoğunum, şiir kitabımı düzenliyorum.O nedenle layık olduğun halde bloğuna gelemedim.Affet beni canım.Sevgilerimle
SilÇok zor günlerden geçiyoruz ece ablacım. Rabbim çoluğumuzu, cocugumuzu ve gençlerimizi korusun. Allah ülkemizi ve milletimizi selamete çıkarsın inşallah. Sevgilerimle
YanıtlaSilBu güzel duana kerelerce amin diyorum yavrum.Sevgilerimle.
Sil