Ponçik ve Ben |
Heyy! Ben de Varım Dünyada... 1.Bl
KEDİMİZ: adı Ponçik, benim en başlarda profil resmimdeki minik Ponçiğin, komşularımızın tüm yaşam alanlarından uzaklaştırma, zarar verme çaba ve çalışmalarına rağmen azmimizle büyümüş hali... Onu çok seviyoruz. Kardeşi de var adı Maya... Hayvanlarımıza kimse zarar veremez ve onlar insanlara değil ama insanlar onlara zarar verir ancak...
KEDİMİZ: adı Ponçik, benim en başlarda profil resmimdeki minik Ponçiğin, komşularımızın tüm yaşam alanlarından uzaklaştırma, zarar verme çaba ve çalışmalarına rağmen azmimizle büyümüş hali... Onu çok seviyoruz. Kardeşi de var adı Maya... Hayvanlarımıza kimse zarar veremez ve onlar insanlara değil ama insanlar onlara zarar verir ancak...
Sene 2014...
Hayatımda ilk defa asude fakat imkanı bol bir tatil yapıp ruhumun azaplarından bir nebze kurtulmuş gibi hissettiğim bu zaman diliminde, İstanbul’a döndüğüm gün başıma gelenleri anlatmak istiyorum.
Özellikle bazı insanların etraflarında sürekli bir musibet dolaşır. Ben bu insanlardanım işte. Tabii ki yanında oturduğum kızım ve torunum da nasiplerini alıyorlar sayemde... Anlatmaya geçmeden evvel iki hususa açıklık getirip sonra devam edeceğim.
Bu güne kadar laf olsun torba dolsun gibi basit bir düşünceyle bir satır dahi yazmadım. Bazıları "Burası iç dökme yeri değildir. Adınızın önünde mutlaka bir meslek adı ve kariyerinizi belirten başlıklar olmalı. Size saygı duyulsun diye bir iki diploma, ya da birkaç sertifika lütfen... Bunlardan sonra ancak yazmak için yüzünüz, dayanaklı cesaretiniz ve sonra hakkınız da olur!" gibi göndermelerde bulundular. Hele ki önce misyon sahibi olmak gerekir diyorlar, hep duyduk. Bırakın da hiç biri olmasa da biraz öğrenci olalım, her şeyi bilmek imkânsızdır zaten. Nereden bilecekler ki 'Küçük de olsa öneme haiz ayrıntıları zamanında kafamıza yerleştirmiştir birisi de, bize sadece biraz yetenekle süslemek, az bir destekle ürün çıkarıp sunmak nasip olur...'Belki bu yaşta bile öğrenme merakımız, üstelik de potansiyelimiz vardır... Bu yüzdeeeen...
HEPSİNİ ALDIM VE TACA ATTIM!..
İşte bu büyüklenmeleri ben anlamam ve anlamak da istemem. Ben birebir kültürlü âlim tadında, fakat iç dünyası karmakarışık bir adamın işkencesini bile kontrollü ve tadını çıkararak yaptığına sadece duyarak da olsa şahit olmuş bir genç kızdım. Hangi etik değerlerin bizde olması gerektiğini, kişilere ve topluma saygı nedir?i, evdeki manevî baskısıyla ve bu tezat tarzıyla ödün bile vermeden soyutlama becerisi ile kabul ettirmiş bir babamız vardı. Bu nedenle köküm radye temeldir. Sallansa da yıkılmaz. Sağlamdır.
Toplumda neler dönüyor, ahlakın derecesi nedir, dünyada neler oluyor, Türkiye’m ne haldedir? Tüm bunları takip eder, eleştirir ve dünya üzerinde dönen oyunları da ve belki de en önemlisi 'Zoraki yaptırımcı, kader çakması güçler' kısmını çoğumuza sır olsa da anlamaya çalışırım. Bu çerçevede; isteyenin okuyacağı, yani okuma mecburiyeti olmayan bir yazıyla karşınızdayım. Ya şimdi vazgeçin, ya da sonuna kadar hakkını verin... Kaç bölümde biter bilemiyorum.
Torunumun Nişantaşı’ndaki okuluna yakın olsun diye, Yeşilköy’de bir sitede arka tarafa bakan bahçe katına taşındık. Diye başlar hikayemiz...
Devamı gelecek…
Ece Evren... Tabii ki bendeniz 😏
Hahaha süpersiniz. Topu taca da attıktan sonra kime ne ? Yazdıklarınız her zaman ayrı bir değerde. Burnu kaf dağında olanlara duyrulur;))
YanıtlaSilCanım ablacımmmmm ;)) ama nasıl da heyecanlandırdın beni , devamını okumak için sabırsızlanıyorum .
Tigris'im.Hoş geldin canım.Top içeri geldi yine,ama bu defa sanırım gol atacağım. Teşekkürlerimle,güzel bir gece dilerim.Sevgilerimle.Ece ablan:))
Silİlla yazmak için diplomanı gerekir. Ne alakası var. AŞIK VEYSEL hangi okulu bitirmişti. Duygu lazım biraz da. Okuduğunuzu yazacak kadar edebiyatı yok çoğu insanın.
YanıtlaSilTeşekkürler canım beni anladığınız için.Yorum bırakmanıza ayrıca sevindim. Sevgilerimle anne güncesi:))
SilNice diplomalılar gördüm iki lafı bir araya getiremezler, nice diplomasızlar gördüm sanatına kurban olduğum. Hikayenizin devamını bekliyoruz. Sevgiyle, saygıyla.
YanıtlaSilTeşekkürler Kaystros,hoşgeldiniz bloğuma,sevindim.Yorumunuz mutlu etti beni.Size rastlarız inşallah yine.İyi geceler dileklerimle.:))
SilEce teyzem merhaba, yazmak için bir diploma gerekiyorsa şayet ben hiçbir zaman o diplomayı alamam herhalde şu halimde bile çat mat yazmaya çalışıyorum.:) Ben de duygularla yazılabileceğini hissettiğim için yazmaya çalışıyorum. Siz de öyle yapın Ece teyzem.
YanıtlaSilSaygılarımla.
Sağol oğlum benim.Ben kimseye kulak asmam da,işte yeri gelince rahatsız olduğumuz şeyleri elbette söylemekle yükümlüyüz.Kendimizi müdafaa etmek zorunda kalmamız kızdırıyor beni..Kendine iyi bak Abdullah.Sevgilerimle gözlerinden öperim yavrum.Ece teyzen:))
Silyeni şablon tasarımına bayıldımmmm çok güzel olmuş. Anne güncesine katılıyorum .
YanıtlaSilMey biter saki kalır,Her renk solar haki kalır,Diploma insanın cehlini alsada;Hamurunda varsa eşeklik, baki kalır..FUZULİ.
Hayırlı akşamlar ablam...
Sağol canım.Bir dörtlüktür ki neler,neler anlatır.Sevindim kızımı görünce.Sevgilerimle güzel bir pazar günü diliyorum:))
SilKediyi çalabilirmiyim benim bloğumda bir etkinlik var ece abla hayvanları çok seviyorum, onlar için bir çekiliş duzenledim sende katılırsan çok sevinirim ve bu kediciğin resmini . Tek amacım insanların hayvanlara karşı daha duyarlı olması . Ponçik ve hikayesiyle etkinliğime renk verir misin ?
SilAblacığım çok dertliyim aslında insanlar bloglarını tanıtsın diye bir fazla üyeleri olsun diye ne kadar çabalıyor ama hayvanlar için başlattığım etkinliği kimse umursamadı:( içimide doktum gidiyorum .:(
Nasıl paylaşırım bilgi ver Kuğu kızım.Bana yardım edecek arkadaşa ulaşamadım.Sen yazarsan seve seve:))
Silabla mailide silmişsin:( az önce okumuştum onu ama unuttum sen silince
Silulaştım:)
Silhakikaten kuğum ya.. rağbet görmedi dimi o etkinliğin.. hayvanları severiz diyoruz ama gerçekten umursayan ne kadar az kişi var..bugün oğlum ilk defa bir kedi sevdi.. ikisi de pek mutlu oldular.. sokakta da yaşasa her canın sevilmeye ihtiyacı var.. :)
Sililgi varda çok fazla değil sevgili arkadaşım sana şapşik demekte komik. Geliyor :-)
SilNe yazık ki diplomalı eşek çok ablacım. Ellerine sağlık.
YanıtlaSilEvet Dream,teşekkürler canım.Sevgilerimle:))
SilSelam Ece,
YanıtlaSil"Burası iç dökme yeri değildir. Adınızın önünde mutlaka bir meslek adı ve kariyerinizi belirten başlıklar olmalı. Size saygı duyulsun..."
Bu ne anlama geldiği bilinmez sözleri yazan/söyleyen kişi kesinikle psikologa bir ara değil aceleyle uğramalı.
Memleket diplomalı işe yaramaz akademisyenlerle doldu. Televizyonda görüyoruz, bilmem ne uzmanı, şu uzmanı, bu uzmanı... Ama vizyon sahibi olamayan yaşama ve inancına ve inançlara; evrene, topluma kör baktıktan sonra diploma nedir ki! Diploma bana göre uzmanlık ya da yeterliliğin göstergesi değildir. Öğrenim görmenin bir belirtecidir. Eğitim örmek, insanın kendini yani duygularını eğitip, hayal dünyasını genişletmesinin bir nişanı da olamaz ki, bu diploma ya da uzmanlık belgesi. Meta bağımlısı, her şeyi madde ya da para olarak görüp yaradılışa önem vermeyip kendini her şeyin efendisi sanan bir insan zaten gerçeğin peşinden düşemez ki!
Yaşam ve yaşama ait mekanizmalar ve bu işleyişi anlamaya çalışmak için kişisel çaba yeterli olacaktır. Belki "Yaşama Dair Notlar"ın bu haftaki bölümünde bu koya değinirim.
Selam Mustafa,en can alıcı yerine değindiğin için sağol.Orta paragraftaki açıklamaların için özellikle teşekkür ediyorum.Yazını merakla bekliyeceğim. Sağlıcakla kal:)
Silkeşke herkes hayvanları sevse..gerçi kendisi gibi düşünmeyen insanlara bile yaşam hakkı tanımıyor ki şimdiki insan suretli yaratıklar..
YanıtlaSilÇok doğru canım.Yorum için teşekkürler.Sevgiler:)
SilMerakla bekliyorum Ece Ablacığım,sizin yaşadıklarınız ve anlattıklarınızı, beynimin bir yerine kaydetmeye çalışıyorum.Tecrübeleriniz yol gösteriyor hayatıma adeta.
YanıtlaSilSağlıcakla.
Hoşgeldin canım,ben de insanları üzüyorum diye koyu koyu düşünür olmuştum. Aslında evet,tamamen herkesin başına gelebilecek şeyler,asla olmasın dilerim.Zira her biri izlerini bırakıp geçip gittiler.Hikayemin ikincisini bugün geçeceğim bloğuma.Sevgilerimle canım.Ece ablanız:))
SilÇok hoş ve güzel bir başlangıç olmuş.Ben biraz 2.bölümü okuyup buraya geliverdim ya neyse.
YanıtlaSilİmam-ı Azam hazretlerinin sözü geldi nedense aklıma "bilmediklerimi ayağımın altına koysam başım arşa değerdi"bilmek önemli değil her daim öğrenmeye açık olmak gerekir.
Herkes ünvan,diploma vesair şeyler alabiliyor ama herkes insanlıktan nasibini alamıyor maalesef...Yüreğinize sağlık....
Selam,hoş geldin HanHan Asya,bilip öğrenmenin amacı hem yararlanıp,hem de gereken yerde uygulamak değil midir zaten?Eleştiri dozunda,yerinde ve gerektiğinde olur.Aşağılayıcı gönderme manevi tacizdir.Bana yapılan göndermeleri yazdım,kişi tekrar yolu düşerse hatasını anlasın diye.Fakat ben düşüncelerimi daha onlarla paylaşmadım,sanırım paylaşmam da...Anlama kapasitesi olan biri zaten bunu yazmazdı.Güzel ve içten yorumun için teşekkürler.Sevgiler sana))Ece ablan..
Sil