Can Sıkıntısı |
Benim polis memuru kocam, kendisini kaybetmiş olmalıydı. Çok sevdiğim kardeşimin, ne yapacağı belli olmayan, şoklatan hallerine bizi seyirci ve elinde günlerce oyuncak etmişti… Kendimi ve çocuklarımı kollamak için ne yapacağımı şaşırmıştım.
Bir divanımız vardı. Ona oturup önce gözlerini yerde serili yeşil desenli halıya dikti. Gerçekten de üzerindeki şekiller karışıktı ve kafasını yormuş olmalıydı."Bu halının ortasındaki yüzü görüyor musun?"dedi. Görmek zorundaydım."Evet ."dedim. O andan itibaren her şeyi okeylemek ve onu yatıştırmaktan, ilaçlarını içirip uyumasını dilemekten başka hiç bir şey yapamazdım. Halıyı kaldırdım.
Bu sefer duvardaki 'Hizmetçi Kız'tablosuna takıldı ve parmağıyla işaret ederek "Gözlerini dikmiş bana bakıyor, onu kaldırır mısın?.."dedi. Artık gözyaşlarım oluk gibi akmaya başlamıştı. O kadar kötü ve savunmasızdı ki..."Bugün hep ağladın hemşire, üzüntün var galiba, bana iğne yapmıyacak mısın?"dedi sonunda. Bu nasıl bir sınavdı Allah’ım? Genelde her sinir hastası gibi sürekli çay ve sigara içiyordu.Terslik şuydu ki, sıkıyönetim zamanıydı. Sadece sigara olsa iyi, çok şeyin yokluğunu çektik o günlerde. Kardeşim çaresizce sigara diye çırpınmaya başlamıştı. Eşim bulup getirene kadar onun krizlerini görmesinler diye çocuklarımı hep arka odada tuttum. Benimkilerden verdim ona ama sürekli içiyordu. İçinde zıplayan bir top vardı sanki yerinde duramıyordu bir türlü.
Bu sefer duvardaki 'Hizmetçi Kız'tablosuna takıldı ve parmağıyla işaret ederek "Gözlerini dikmiş bana bakıyor, onu kaldırır mısın?.."dedi. Artık gözyaşlarım oluk gibi akmaya başlamıştı. O kadar kötü ve savunmasızdı ki..."Bugün hep ağladın hemşire, üzüntün var galiba, bana iğne yapmıyacak mısın?"dedi sonunda. Bu nasıl bir sınavdı Allah’ım? Genelde her sinir hastası gibi sürekli çay ve sigara içiyordu.Terslik şuydu ki, sıkıyönetim zamanıydı. Sadece sigara olsa iyi, çok şeyin yokluğunu çektik o günlerde. Kardeşim çaresizce sigara diye çırpınmaya başlamıştı. Eşim bulup getirene kadar onun krizlerini görmesinler diye çocuklarımı hep arka odada tuttum. Benimkilerden verdim ona ama sürekli içiyordu. İçinde zıplayan bir top vardı sanki yerinde duramıyordu bir türlü.
Çok tabiatlı bir çocuktu, düzenliydi. Beni kolumdan tutup mutfak tezgahına götürdü. Elinde sigaralarını yerleştirdiği içi boş metal bir sigara kutusu vardı. Bana, biraz vakit geçtikten sonra oraya tekrar baktığımızda onun içinin dolu olacağını (kimbilir kimler tarafından doldurulacağına inandığını!) söylerken ağlamam hıçkırıklara dönüşmüştü artık. Sonraki saatlerde salona gelen çocuklarımı yerlerinden kıpırdatmadı."İçeri gitmeyin, siz giderseniz gelip sigaraları koymazlar"diye tekrar tekrar ikaz ediyordu. Sonra eşim geldi. Ona sert çıktı, bayağı ürktü ve"Tamam, tamam uyuyacağım, ilaçlarımı verin" dedi. Geldiğinden beri ilk kez gerçekten güvende hissetmiştim. Uyuduğunu gördüğümde onun adına biraz mutlu oldum. Zira çok acınası bir haldeydi. Bu olaylara şahit olan çocuklarıma ne diyeceğimi bilemedim.
O bir haftayı asla unutmadım. İstanbul’a götürüldükten sonra aylarca hastanede yattı. O şimdi daha iyi, çalışabiliyor. Evine her zaman düşkün, eşine sevgili ve çocuğuna çok iyi bir baba oldu. Sevdiğimi çok sık söylerim ona. Sürekli kontrollerine gider.
Kız kardeşimin en önemli dezavantajı ise verilen ilaçları içmemesiydi. Bu çok önemliydi. Zira hasta olduğunu kabul etmeyenler ki onlarda empati diye bir olguya rastlamanız mümkün değildir. Kız kardeşim hasta olduğunun farkında bile değildi. Toplumdan kendisini saklamak yerine, sürekli korktuğu şeylerin üzerine giderdi. Anneciğim ise kız kardeşim ve erkek kardeşimin nöbetleri yüzünden artık bitmiş bir haldeydi.
9 Ekim 1983 günü annemizi yatağında bir bacağı yataktan sarkmış ve dudağının kenarından kan sızmış halde ölü bulduk. Sanırım Allah onu ölürken üzmemiş ve hiçbirimizin elinde oyuncak etmemişti.
Ece Evren 20.07.2016
Hikayenin sonunda eşinizle aranızdaki iletişim nasıl olacak diye merak ediyorum valla
YanıtlaSilEşim koç burcu.Bilmem ne kadar ilintilidir ama şu an arkadaşımla aynı gün doğmuşlar.Hiç düşünmeden hareket ediyor bu gruptan cinsler.Aramızda on yaş vardı, hiç bir konuda doğru karar alamayan, ileriyi, ya da girişiminin neye malolacağını bilmeyen bir yapısı vardı.Allah'ın izniyle ölene kadar onu yaptığı her şeye pişman ettim.
YanıtlaSilGözyaşlarımı tutmadan okur oldum yaşadıklarını. Belli ki buraya yansıyanı bunlar, ya devamı, ya fazlası diye hayal etmekten kendimi alamıyorum.
YanıtlaSilMedine, bak sen hiç aksatmadan merak ettin okudun.Bunun için sana ve Zehra kızıma ve diğer arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.Ayrı bir yeriniz var bende.Ben ise, zaten tam düzen oturamamış vatanımızda, her şeyin iyiye ve güzele doğru gitmesini en çok da siz gençler için diliyorum.İyi ki blog açmışsın.Birbirimize nasıl destek veriyoruz.İlgin beni mutlu ediyor kızım.Sevgiyle gözlerinden öperim.
SilAblacım, keşke mümkün kılınsaydı da sen bunları yaşarken yanında olunabilseydi. Daha farklı bir hayatı mümkün kılabilecek bir gücümüz olabilseydi keşke. Ülkemizde ki bu negatif enerji, ancak ve ancak bizlerin pozitif yürekleriyle dağılacaktır. sevgilerimle ablacım
SilAblacım butun hepsini okuyabildim sonunda.. yalansız yanlıssız .. helal olsun dırenme gucunuze hayran kaldım.. keşke1 her turk kızı sız gıbı olabılseydı .. Özür dılerim okumadığım yazıya yorum yapmıyorum gec oldu kusura bakma .. harika yazılarınız ve gerçekten okumakta zevk verdığınız ıcın tskler. Artık yaşanmasın ... bilgilenelim beceri gücümüz yuksek olsun egitimde en üst seviye olalim . Çok tskler iyi dersler cıkardım .. bebelerim için . 😊
YanıtlaSiltekrar merhabaaa:)
YanıtlaSilMerhaba şakacı şirin :)
SilAnneciğine Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun canım. :( bunlar insanın gözünün önünden ömür boyu gitmiyorlar:(
YanıtlaSilya şu halılardaki desenler beni de bazen sinir ediyor, gerçekten de yüzler - ki hoş olmayan yüzlere benziyorlar- bu yüzden desensiz halılarla değiştirdim tüm halılarımı, iki tane kaldı onları da değiştireceğim...:))))
sevgilerimi bıraktım...
Müjdeciğim, ben de bazen gölgeleri bile bir şeylere benzetirim.Çocuk askerde öyle hırpalanmış ki, aklı oyun oynamış ona.Şükür şimdilerde tedavi olduğu için nüksetmiyor.Ben de sade şeyleri severim.Alacalı bulacalı şeyler yorar beni de..Sonuna kadar okuduğun ve beni yalnız bırakmadığın için sonsuz teşekkürler.Benden de bir dolu sevgiler canım :)
SilTufan, güzel yürekli oğlum.Hepsi için yorum yapman çok yerinde olmuş, seni görünce öyle sevindim ki :) Her şey geçti, ama zorlu bir süreçti.Ben teşekkür ederim beğenin için.Hep mutlu ol ve her işin rast gitsin.Allah bebelerine en güzel yazıları yazmış olsun, size bağışlasın ve sizleri başlarından eksik etmesin dilerim.Gözlerinden öpüyorum oğlum.Sağlıcakla kal.
YanıtlaSil